Maviyle yeşilin kucaklaştığı Türkiye'nin elma cenneti
Eğirdir’de görecek çok yer, yapacak çok şey bulunuyor. Burada sörften dağcılığa, kayaktan bisiklete, yürüyüşten yamaç paraşütüne kadar tüm doğa sporlarını yapma şansınız var.
Doğanın en cömert davrandığı yerlerden biri olan Eğirdir, Türkiye'nin dördüncü büyük tatlı su gölünün kıyısında kurulmuş. Eğirdir iki bölgeden oluşuyor; gölün 2 kıyısındaki ilçe merkezi ve gölün içindeki Yeşilada Mahallesi. Anadolu Selçukluları zamanında sultanların sayfiyesi olan kent -
herhalde cenneti andırdığı için- “
Cennetabad” olarak adlandırılmış. Hamidoğulları Beyliği’nin kurucusu Dündar Bey Eğirdir’i başkent yapmış ve anıtsal yapılarla donatmış. Eğirdir’deki
Hızırbey Camisi ve
Dündar Bey Medresesi bu dönemde inşa edilmiş.
Dilerseniz makalemizin kalan kısmında
Eğirdir gezilecek yerler listemizi inceleyelim.
Eğirdir'in Tarihi Yapıları
Hızırbey Camisinin doğu cephesini kalenin sur duvarları oluşturuyor. Cami ile
Dündar Bey Medresesi arasındaki sur duvarlarından içkaleye açılan bir kapı ve yol var. İçkaleye açılan kapı kemerinin 5 metre kadar üzerinde zarif bir minare yer alıyor. Minarenin gövdesinde büyük ölçüde dökülmüş turkuaz renkte çiniler görülüyor.
Kemerli minare Anadolu camilerinde pek görülmeyen ender bir örnek. Camiyle aynı avluyu paylaşan Dündar Bey Medresesi’nin taç kapısı tek kelimeyle muhteşem. Bu taç kapının
Eğirdir Kervansarayından sökülüp getirildiği biliniyor. Aslında iki katlı olduğu bilinen medresenin şadırvanlı iç avlusuna bakan 11 odası bulunuyor. Şimdi Kapalıçarşı olarak kullanılan medresenin revaklarındaki sütun başlarına çeşitli motifler ve kartal başları oyulmuş.
Eğirdir Evi
Eğirdir’in geçmişini ve geleneklerini merak edenlerin
Eğirdir evini görmesi gerekiyor. Belediye tarafından restore edilen evin içinde yöreden toplanmış eşyalar sergileniyor.
Baba Sultan Türbesi
Eğirdir’de Baba Sultan adında bir Bektaşi büyüğünün türbesi de var. Selçuklu tarzındaki türbede Baba Sultan’dan başka
Sureti Baba (Zorti Baba) ve
Palaz Baba adlarında iki kişinin daha mezarı bulunuyor. Baba Sultan’ın
Hacı Bektaş Veli’nin torunu ve Bektaşi tarikatının dördüncü halifesi olduğu kabul ediliyor. Tekkeler kapatıldıktan sonra türbenin etrafında bulunduğu bilinen aşevi gibi diğer yapılar yıkılmış, geriye yalnızca bu türbe kalmış.
Yeşilada
Eğirdir turizminin merkezi Yeşilada. Geçen yüzyıla kadar küçük Canada gibi gerçekten adaymış, daha sonra bir yolla karaya bağlanmış. Gölün ortasında adalar şimdi yarımada olmuş. Mübadeleye kadar
Yeşilada’da Rumlarla Türkler bir arada yaşarmış. O yıllarda Nis olarak adlandırılan adada yaşayan Rumlardan geriye
Hagios Stefanos kilisesiyle ahşap evler kalmış. Küçücük adada onlarca pansiyon ve restoran açılmış, bu da otantik dokunun bozulmasına neden olmuş.
Eğirdir Gölü
Denizden 917 metre yükseklikte bulunan
Eğirdir Gölü yüksek dağlarla çevrili, gölün daha küçük olan kuzey bölümüne
Hoyran Gölü deniyor. Gölün fazla suları ise bir kanalla
Kovada Gölü’ne akıtılıyor. Burası önemli bir doğa alanı aynı zamanda; kış aylarında gölde
elmabaş pakta,
tepeli pakta,
Macar ördeği ve
Sakarmeke gibi su kuşları kışlıyor.
Eğirdir’in her yeri elma bahçeleriyle kaplı. Öyküsü Adem’le Havva’ya kadar uzanan sihirli meyve elma, halkın başlıca geçim kaynağı. Eskiden gölde ondan fazla balık türü yaşarmış, ancak göle bırakılan tatlı su levrekleri yüzünden endemik türler çok azalmış.
Kerevit de hastalık yüzünden yok olma noktasına gelince balıkçılık bir hayli gerilemiş.
Eğirdir Plajları
Eğirdir’in nüfusu yaz aylarında birkaç kat artıyor, gölün çevresi dolup taşıyor. Özellikle ilçe merkezindeki mavi bayraklı
Altınkum Plajı sığ kumsalıyla büyük rağbet görüyor. Yaz aylarında burada
plaj voleybolu turnuvaları da düzenleniyor. İlçe merkezine 11 km uzaklıktaki
Bedre Plajı da güzel bir kumsala sahip.
Eğirdir Gölü doğa sporlarını sevenler için de birebir. Haftanın 4-5 günü esen poyraz ve lodos rüzgar sörf ve yelken gibi su sporlarına çok uygun bir ortam sağlıyor. Son yıllarda yamaç paraşütü de gelişmiş. Karatepe, Eğirdir Sivrisi ve Akpınar köyünün önündeki pistlerden havalananlar gölün gün içinde farklı renklere bürünen manzarasını seyrederek aşağıya süzülüyorlar.
Eğirdir Triathlonu da son yıllarda uluslararası nitelik kazanmış.
Doğal Güzellikleri
Eğirdir ve Kovada gölleri arasında yükselen
Davraz Dağı kayak merkezi son yıllarda yörenin kış sporları merkezi haline gelmiş. Yukarı Gökdere köyündeki
Kasnak meşesi ormanı,
Kovada Gölü Milli Parkı ve antik kral yolunun geçtiği bilinen
Yazılıkaya kanyonu da Eğirdir çevresindeki görülmeye değer doğa cennetleri.
Yapmadan Dönme!
» Kemerli Minare’yi görmeden,
» Yeşilada'nın sokaklarında dolaşmadan,
» Altınkum Plajında yüzmeden,
» Davras Dağı'na çıkmadan,
» Eğirdir elması almadan, DÖNME!
Eğirdir'de Ne Yenir?
Gölün kıyısında olunca doğal olarak balık yemekleri de öne çıkıyor. Özellikle
Çapak Dolması olarak bilinen yemekleri çok ünlü. Sazan balığının bir türü olan Çapağın yağlı, havyarlı ve iri olanı (4-5 kg) bu yemekte kullanılıyor. Balığın karnına bol nane ve havyarla pişmiş bulgur doldurulup, fırında pişiriliyor.
Sakallı Sarkan çorbası,
Papaz Yahnisi,
Sıyırgı,
Bütünet ve
Çakal tatlısı da Eğirdir'e özgü lezzetlerden.
Eğirdir Nerede, Nasıl Gidilir?
Eğirdir;
Isparta'ya 30 km,
Ankara'ya 456 km,
İstanbul'a 651 km,
İzmir'e 428 uzaklıkta. Isparta'dan Türkiye'nin hemen hemen her kentine otobüs seferleri yapılıyor. Her gün Isparta'ya İstanbul'dan uçak, İzmir ve İstanbul'dan da tren seferleri düzenleniyor.