Sırt çantaları, yükün vücuda yakın taşınmasını ve yükün kalça ve bacaklar üzerinde dengelenebilmesini sağlamaktadır. Günübirlik kullanımlarda gereken malzemeyi taşımak için 20 lt ile 40 lt arası hacimde küçük çantalar kullanılır. Daha uzun süreli ve kamplı faaliyetlerde ise 40 lt ile 80 lt arası büyük çantalar kullanılır. Günübirlik çantalarda 10 kg civarı yük taşınırken büyük çantalarda bu rakam 30 kg kadar çıkabilir. Taşıyabileceğiniz maksimum yük kendi ağırlığınızın üçte birini geçmemelidir.
Şekil 1. Büyük çantaların bölümleri HER ZAMAN TAŞINMASI GEREKEN MALZEMELER
Normal giyim eşyası, su ve yiyecekler dışında her çantada olması gereken küçük bir "hayati eşyalar" listesi vardır. Her gezide bu malzemelerin hepsi kullanılmayacaktır ancak acil durumlarda hayat kurtarabilirler ve beklenmeyen durumlara karşı güvence olarak taşınmalıdır.
Her Zaman Taşınması Gereken On Malzeme
Birçok dağcının her zaman yanlarında olması gerektiğine inandığı özel malzemelerdir. Aşağıdaki liste ileriki sayfalarda detaylı olarak açıklanmıştır:
- Harita
- Pusula
- Güneş gözlüğü ve güneş koruma kremi
- Yedek yiyecek
- Yedek giyim eşyası
- Kafa lambası ve el lambası
- İlk yardım malzemeleri
- Kolay ateş yakma malzemesi
- Kibrit
- Bıçak
Harita
Gittiğiniz bölgeye ait detaylı bir arazi haritasını her zaman yanınızda bulundurun ve koruyucu veya su geçirmeyen bir kılıf içinde taşıyın.
Pusula
Pusula, yön ve rota bulma için çok önemli bir alettir. Ekibin kazara ayrı düşmesi durumunda kullanılmak üzere ekibin her üyesinde harita ve pusula bulunması gereklidir.
Güneş gözlüğü ve güneş koruma kremi
Dağlarda gökyüzünün şiddetli parıltısı, güneşten korunmayı her gezide gerekli hâle getirmektedir. Orman sınırı aşağılarda kalınca güneşten kaçınmak zorlaşır. 3000 metrenin üzerindeki ultraviyole ışınımı deniz seviyesinden yüzde 50 oranında daha kuvvetlidir ve bu ışınımın kardan yansımayla artması daha da güçlendirir.
Güneş gözlükleri dağlık arazide hayati derecede önemi olan malzemelerdir. Gözlerinizin karla kaplı bir alandan yansıyan parlak güneşin etkilerine kısa süre için bile olsa maruz kalması baş ağrısı yapabilir veya dikkatinizi rotaya vermenizi engelleyebilir. Özellikle gözler ışınıma duyarlıdır ve korunmayan gözlerin kornea tabakaları, herhangi bir rahatsızlık hissedilmeden önce yanar ve "kar körlüğü" olarak da bilinen çok acı verici bir duruma yol açar. Ultraviyole ışınımı, bulut tabakalarını geçebilir, bu nedenle; havanın bulutlu olmasından yanılıp gözlerinizi korumayı ihmal etmeyin.
Güneş gözlükleri ultraviyole ışınımın yüzde 95 veya 100'ünü süze bilmelidir. Ayrıca ışığın çok az kısmının lenslerden göze iletilebilmesi amacıyla renkli olmalıdır. Buzul gözlükleri için yüzde 5 veya 10 iletim oranı gereklidir. Güneş gözlüğünü denerken aynaya bakın. Eğer gözlerinizi kolayca görebiliyorsanız lensler çok ince ve geçirgen demektir. Gerçeğine uygun renkler istiyorsanız lens renkleriniz gri veya yeşil olmalıdır. Kapalı havalar veya siste daha iyi görüş için sarı kullanın.
İnfrared (kızılötesi) ışınımın (ısı ileten ışınım) güneşe doğrudan bakılmadığı takdirde gözlere zarar verdiği kanıtlanmamıştır. Ancak infrared ışınımı yüksek oranda süzen herhangi bir malzeme, birçok gözlük böyledir, gözlerin daha iyi korunmasını sağlar.
Güneş gözlüklerinde göze ulaşan ışığı azaltan ama buğulanmayı engelleyecek kadar havalandırma sağlayan yan korumaların olması gereklidir. Buğulanma sorunları, buğulanmayı engelleyici lens sıvıları kullanılarak azaltılabilir. Ekipler, ekip üyelerinden birinin gözlüğünü unutma veya kaybetme ihtimaline karşı fazladan bir güneş gözlüğü taşımalıdır. Eğer fazladan gözlük yoksa bir karton ya da kumaşa küçük yarıklar açılarak gözlerin korunmasına çalışılabilir.
Gözleri bozuk olan birçok tırmanıcı gözlük yerine kontakt lens kullanmayı tercih eder. Bu tür lensler görüşü arttırır, burundan kaymaz, ıslanmaz ve derecesiz güneş gözlüklerini kullanmanıza imkan sağlar. Ancak kontakt lenslerin bazı problemleri vardır. Rüzgarın savurduğu tozlar, ter veya güneş kremi gözleri rahatsız edebilir. Arazideki şartlar kontakt lenslerin temizlik ve bakımını zorlaştırır. Kontakt lens veya lens kullanan gözleri bozuk bir dağcı, her zaman çantasında yedek normal gözlük veya dereceli güneş gözlüğü taşımalıdır.
"Güneş koruma kremi", dağlardaki rahatlığımız için hayati önem taşır. Kişiler, pigmentlerin yol açtığı doğal renklerinden çok farklıdırlar ve derilerinin gerektirdiği koruma oranı çok değişiktir. Ancak, korumayı umursamamanın bedeli, muhtemel deri kanseri de dahil olmak üzere çok ağırdır. Bu nedenle her zaman derinizi korumalısınız.
Tırmanırken, her zaman ultraviyole A ve B ışınımını önleyen ve 15 veya daha fazla Güneş Koruma Faktörlü (SPF) güneş kremi kullanın. Faktör sayısı -mesela 15- ortalama bir kişinin hiç güneş kremi sürmeden ve yanmadan güneşte kalacağı sürenin 15 katı yanmadan güneşte kalabileceği koruma maddesine sahip bir kremi ifade etmektedir. 40 faktör veya üzerine kadar güneş kremi bulunabilir ancak koruma süresi terlemeye bağlıdır. Bazı güneş kremleri suya dayanıklı diye lanse edilseler ve herhangi bir üründen daha uzun süre koruma sağlasalar da siz söylenenlere aldırmayın ve sık sık krem sürün.
Çene altı, burun altı, kulaklar ve burnun içi de dahil olmak üzere güneşe maruz kalacak tüm bölümlere güneş kremi sürün. Şapka taksanız da, kardan yansıyan ışınlara karşı korunma amacıyla yüz ve boynunuzu da kremleyin. Kremin etkili olabilmesi süre alacağı için güneşe çıkmadan yarım saat önce krem sürün.
Çinko oksit kremi veya oyuncu yağlı boyası olarak da bilinen maddeyi normal güneş kremine alternatif olarak burnunuza sürebilirsiniz çünkü tam koruma sağlar ve suyla etkisini yitirmez. Parmaklarınızın ve malzemenizin temas ettiği yerler haricinde tüm tırmanış boyunca etkili olur. Bu tür kremlerin dezavantajı, kirliliğe yol açmaları ve çıkartması zor olduğu için temizleyici gerektirmeleridir.
Dudaklar da deri gibi soyulma ve kabarmaya karşı korunmalıdır. Dudaklarınıza yıkanmaya, terlemeye ve yalamaya karşı dayanıklı bir krem sürülmelidir. Çinko asit veya PABA (para aminobenzoik asit) içeren dudak kremleri idealdir.
Yedek yiyecek
İlave yiyecek taşımak; kötü hava sebebiyle gecikme, hatalı
yön bulma, yaralanma veya başka sebeplerle geç kalınması gibi acil durumlar için mantıklı bir davranıştır. Bu tür yiyecekler pişirme gerektirmemeli, kolay sindirilebilmeli ve uzun süre saklanabilmelidir. Kurutulmuş et, fıstık, şekerlemeler, hububat türleri (müsli gibi) ve kurutulmuş meyveler en iyileridir. Eğer ocak taşınıyorsa kakao, toz çorba ve çay da eklenebilir. Mümkün olan çok seçenek vardır.
Yedek giyim eşyası
Acil bir durumda ne kadar yedek giyim malzemesi gerekebilir?
Doğada kullanılan ve temel giyim malzemesi olarak kabul edilen giysiler; iç ve dış çoraplar, botlar, iç giysiler, pantolon, gömlek, kazak veya polar kumaştan ceket, şapka, eldiven veya tek parmaklı eldivenler ve yağmurluk türü giysilerdir. Yedek giyim eşyasından anlaşılması gereken şey planlanmamış bir gecelemenin uzun, hareketsiz saatlerini geçirmek için gereken fazladan giysilerdir. Yedek giyim eşyası, mevsime göre seçilmelidir. Kendinize şu soruyu sorun: "Karşılaşabileceğim en kötü koşullarda yaşamımı sürdürebilmek için gerçekten nelere ihtiyacım var?"
Yedekte taşınacak iç giysi çantanıza çok önemsiz bir ağırlık yüklerken ısınma açısından müthiş bir değer içerecektir. Ağırlıklarına göre ısıtmaları herhangi bir giyim eşyasından çok daha etkili olan yedek şapka ve balaklava türü bereler taşımak da akıllıca olacaktır. Yedek bir çift çorap ve bir çift polyester ya da polar kumaştan tek parmaklı eldiven getirebilirsiniz.
Yağmurluğa ek olarak plastik bir çadır bezi veya battal boy çöp torbası gibi yağmurdan korunma amaçlı yedek malzeme taşıyın. Doğada soğuk nedeniyle hasarların muhtemel olması yansıtıcı bir acil durum örtüsünün taşınmasını gerekli kılar. Hipotermi'ye yakalanan birine ilk yardım yaparken veya bir barınak yapmak için bu örtüyü kullanabilirsiniz. Karda otururken veya yatarken ısı kaybını azaltmak için yalıtıcı bir mat parçası taşıyabilirsiniz. (Bazı çantalar da bu amaçla kullanılabilir.)
Kafa lambası/El lambası
Karanlık basmadan önce park ettiğiniz arabanıza dönmeyi planlasanız da kafa lambası ya da el lambası her ihtimale karşı yanınızda olmalıdır. Piller ve ampuller sonsuza dek dayanamayacağı için her ikisinin de yedeklerini her zaman taşıyın.
Şafaktan önce doğada iseniz aydınlatmak veya karanlıkta yol almak için kafa lambaları el lambalarından çok daha rahattır. Kafa lambaları kampta da daha uygundur çünkü her iki eliniz de serbest kalır.
Nemi geçirmeyen (yağmurun sızamayacağı) bir lambanız olmalı veya daha da iyisini isterseniz tamamen su geçirmez bir lamba edinmelisiniz. (Suyun altında bile çalışabilecek türden olabilir.)
Tüm lambaların yanlışlıkla çanta içinde açılmayacak türden sağlam düğmeleri olmalıdır. Yanlışlıkla açılma nedeniyle pillerin bitmesi çok rastlanan ve ciddi sonuçları olabilecek bir durumdur. Açma düğmeleri gizlenmiş lambalar mükemmeldir. Lambanın gövdesinin yarım tur döndürülerek açılan türler de çok iyidir. Eğer lambanızın düğmesi yanlışlıkla açılabilecek türdense düğmeyi kapalı pozisyonda bantla sabitleyerek, ampulü çıkararak veya pilleri ters takarak önlem alın.
Fenerde kullanacağınız piller de fener kadar önemlidir. Alkalin pilleri genel amaçlı pillerin arasında en iyi çalışanlarıdır. Ucuz kurşun-çinko pillerden çok daha fazla enerji içerirler. Alkalin pillerin en büyük dezavantajı voltajın (ve parlaklığın) pil biterken belirgin şekilde azalması ve düşük ısılarda ömürlerinin müthiş kısa olmasıdır (-18 santigrat derecede sadece % 10 veya 20 verimle çalışabilirler.)
Nikel-Kadmiyum pilleri, nikad olarak da bilinir, bin kereye kadar yeniden doldurulabilir. Çalışırken voltaj ve parlaklıklarını hiç kaybetmezler ve soğukta iyi çalışırlar. (-18 santigrat derecede %70 verimle çalışabilirler.) Ancak alkalin pilleri kadar enerji içermezler.
Lityum pilleri daha pahalı olmasına karşın daha yüksek performanslıdır. Bir lityum pil hücresi iki alkalinin çalışma saatinden iki kat daha fazla enerji verir. Lityum pilin çalışma süresince voltaj neredeyse sabittir ve -18 santigrat derecedeki çalışma verimi oda ısısındakiyle aynıdır. Lityum pilleri standart karşıtlarının tam iki katı voltaja sahip olduklarından lambanızı yarım batarya ile çalışacakmış gibi yeniden ayarlamanız gerekebilir.
İlk yardım malzemeleri
Doğada olmak tabiatı icabı -dik arazi, kaygan yüzeyler, gevşek kayalar, keskin aletler, ağır yükler, yorgunluk gibi durumlar- bir
ilk yardım seti taşımak esastır. Ancak bir ilk yardım setinin yanlış bir güven duygusu aşılamasına izin vermeyin, çünkü pek az hastalığı iyileştirecektir. Doktorlar, arazideki ciddi bir yaralanma durumunda, temel sabitleme işlemleri ve hastayı taşıma dışında genelde çok az şey yapabileceğini söylemektedirler. En iyi davranış tarzı, ilk önce hastalık veya yaralanmayı önleyici tedbirleri almaktır.
İlk yardım çantası; küçük, kompakt ve sağlam olmalıdır. İlk yardım çantasının içindeki malzemeleri su geçirmez bir torbaya yerleştirin.
Bir ilk yardım setinde en azından değişik boyutlarda gazlı bez, rulo gazlı bez, küçük yapışkan bantlar, askeri yara pansumanı (veya carlisle bandajı), su toplamalarda kullanılabilecek yapışkan moleskin bandı, makas, temizleyici veya sabun, latex eldivenler, kalem ve kağıt mutlaka olmalıdır.
Bol miktarda kan çekebilecek kadar bandaj ve gazlı bez taşıyın. Arazi yaralanmalarında şiddetli kanamalı yaralar sık görülür ve steril emici malzemeler istendiği anda elde edilemez.
Kolay ateş yakma malzemesi
Bir kibrit ya da çakmaktan çok daha iyi ateş veren bu tür malzemeler acil durumlarda
kamp ateşini yakmak ve ıslak odunu hızla tutuşturmak için çok gereklidirler. Hatta ısıtılacak metal bir kabınız varsa bir tas çay ya da çorbayı ısıtmak için bile bunları kullanabilirsiniz.
Yaygın kullanılan kolay ateş yakma malzemeleri mum ve kimyasal ısıtma tabletleridir. Yüksek irtifadaki buzul veya kar tırmanışında ateş yakacak odun bulunamaz ve ısıtıcı tabletler de çok yetersiz kalabilir. Bu durumda ek bir acil durum ısıtıcısı olarak ocak taşımayı tercih edebilirsiniz.
Kibritler
Günlük yaşamda kullandığınız
kibrit veya bütan gazlı çakmağın yanı sıra su geçirmeyen bir kutuya depolanmış bir acil durum kibrit kutusu her gezide mutlaka yanınızda bulunmalıdır. Acil durumlarda çakmak yerine kibrit kullanılmalıdır. Çünkü kibritlerin bozulma ve çalışmama olasılığı daha azdır. Kibritleri sert ateşleyici parçalarıyla birlikte bir film kutusuna yerleştirirseniz iyi bir acil durum sisteminiz olacaktır.
Kibritler çok değişik türlerde yapılır. Rüzgara dayanıklı ve su geçirmez türleri de vardır. Hangi türünü taşırsanız taşıyın, yola çıkmadan önce rüzgarlı veya nemli şartlarda deneyip, acil bir durumda kullanabileceğinizi görün.
Bıçak
Bıçak; ilk yardım, yemek hazırlanması, onarım ve hatta kaya tırmanışı gibi işlerde öyle yararlıdırlar ki her dağcı bir tane taşımalıdır. Bıçağın katlanabilir iki kesici kısmı, tornavidası, delgisi ve çift katlanan makası (ilk yardım setinizde yoksa) olmalıdır. Aletler ve gövdenin iç kısmı paslanmaz çelikten imal edilmiş olmalıdır. Bıçağa düğümlenmiş ve kayışınıza ya da emniyet kemerinize bağlanmış bir ip, bıçağı kaybetme tehlikesi olmadan kullanmaya hazır biçimde cebinizde taşıma olanağı sağlar.